|
| |
|
| |
56 |
|
| |
27-8-2008 |
|
| |
|
Japonlar ISUZU yu istiyorlar |
| |
|
OTOMOTİVDE bir Türk-Japon ortaklığında daha direksiyon Japonlar’a geçiyor. Anadolu Endüstri Holding’in, Japon Isuzu ve Itochu ile ortak olduğu Anadolu Isuzu’daki ortaklıktan çıkmak için masaya oturduğu konuşuluyor. Otomotiv kulislerinde konuşulanlara göre, iki taraf arasındaki görüşmeler son aşamaya gelirken, Isuzu’nun Türkiye ve çevresinde büyümeyi hedeflediği kaydediliyor. Japonlar, Anadolu Isuzu’nun tamamına sahip olursa Anadolu Grubu, otomotivde üretim faaliyetlerinden çekilmiş olacak. Anadolu Grubu, 2002 yılında bir diğer Japon Honda ile ortaklığını bitirmişti. Anadolu Isuzu’da Anadolu Grubu’nun yüzde 53.3, Isuzu’nun yüzde 16.99, Itochu’nun yüzde 12.74 oranında hissesi bulunuyor. Şirketin yüzde 15’i de halka açık.
TÜRKİYE ÜRETİM ÜSSÜ OLACAK
ANADOLU Isuzu, 1983 yılında Isuzu ile lisans anlaşması yaparak 1984’de İstanbul Kartal’daki fabrikasında Isuzu araçların üretimine başladı. Anadolu Isuzu’nun 1999 yılında faaliyete geçen Şekerpınar’daki fabrikasında midibüs, hafif kamyon ve kamyonet üretimi yapılıyor. Fabrikada yakın zamanda D-Max pick-up üretimine de geçilmesi planlanıyor. Isuzu, Türkiye’yi çevre pazarlara ve Avrupa’ya yönelik olarak üretim üssü yapmayı hedefliyor. İki taraf geçen yıl Isuzu Motors’un bazı ürünlerinin Anadolu Isuzu tarafından üretimi ve ihracını kapsayan bir mutabakat imzalamıştı. Buna göre, şirkette Japon Isuzu’nun payının yüzde 20’ye çıkması öngörülüyordu. İkinci aşamada Avrupa da dahil yurtdışına ihraç edilmek üzere kamyonet ve pick-upların üretiminin kesin olarak karara bağlanması planlanıyordu.
ANADOLU Isuzu’nun Şekerpınar’daki fabrikasında küçük kamyon, kamyonet midibüs üretimi yapılıyor. Fabrikanın yıllık üretim kapasitesi 13 bin adet düzeyinde bulunuyor. Şirketin 2006 yılı cirosu 289 milyon YTL olarak gerçekleşmişti. Fabrikada geçen yıl 7 bin 500 araç üretildi. Geçen yıl iç pazarda 2 bin 659’u yerli üretim olmak üzere toplam 5 bin 684 Isuzu satıldı.
Japonlar bunu hep yapıyor
Anadolu Isuzu’da bu operasyon gerçekleşirse, bu, otomotiv sektörü için ilk olmayacak. İç pazarda genellikle lokal bir ortakla işe başlayan Uzakdoğu kökenli firmalar, pazarı iyi tanıdıktan sonra yollarına tek başına devam etmeyi tercih ediyor. İlk örnek Japon Toyota ile Sabancı Holding arasında yaşanmıştı. İki şirket ekim 2001’de yollarını ayırmış, Sabancı Adapazarı fabrikasında hisselerini Toyota’ya devretmişti. Ortaklığın bitmesinin hemen ardından Toyota’nın milyonlarca dolarlık yatırımlarını devreye sokması ve ihracat hamlesi başlatması manidar bulunmuştu.
Sabancı Holding şu anda ToyotaSA şirketiyle ile markanın Türkiye distribütörlüğünü sürdürüyor. İkinci örnek yine Anadolu Grubu ile Japon Honda arasında yaşandı. 2002 yılında iki taraf ortaklığını bitirirken, Honda Türkiye yakın dönemde Gebze’deki fabrikasının kapasitesini yıllık 100 bin adede çıkarma planları yapıyor. Buna benzer bir operasyon da yine bir Uzakdoğu firması olan Güney Koreli Hyundai ile Kibar Holding arasında meydana geldi. Geçen yıl başında Hyundai Assan’da yüzde 70’lik çoğunluk hisse Güney Koreli firmaya geçti. Hyundai’nin Adapazarı’ndaki fabrikanın tamamını alma arzusunda olduğu biliniyor.
|
| |
|
|
| |
|
|
| |
 |
 |
|
|
